Yeryüzünün %75’ini, insan vücudunun %70’ini, kanın yaklaşık %78’ini kapsayan suyun, başta insanların biyolojik ihtiyacını karşılamak olmak üzere sulama, yıkama, ulaşım, çeşitli endüstri dalları için çözücü buhar ve elektrik enerjisi üretimi gibi pek çok kullanılma alanları vardır.

Yeryüzündeki suyun bütün insanlığın ihtiyacını karşılayacak kadar çok olduğu ve tükenmez bir kaynak olduğu düşünülebilir. Ancak dünyadaki su kaynaklarının %3’ü içme ve kullanma suyu teminine elverişlidir ve buna rağmen kaynakların hızla kirlendiği veya gereksiz yere tüketildiği de bilinmektedir.
Dünyada her yıl çoğu çocuk 2 milyon insan su yetersizliği ve suda ki kirlilikle ilgili hastalıklardan, 1 milyon insan da sıtmadan ölmektedir. Sadece Çin’de 30 milyon kişi, kirli su dan kaynaklı; kronik bağırsak zehirlenmesinden sıkıntı çekmekte, 1.5 milyon kişi hepatit A virüsü taşımaktadır. Su ve sağlık bir çok yönden ayrılmaz ikizler, insanı ve gezegenimizi korumak için, yeterli ve güvenli suya olan ihtiyaç gün geçtikçe artıyor.

Su, yaşadığımız gezegenimizin en önemli ve vazgeçilmez bir parçasıdır.

Buna rağmen, sağlıklı ve temiz suya ulaşmak, doğal yollarla maalesef pek kolay değildir.